BU KİTABI OKUYORUM .  (8958 defa okundu)

Bekir Çankırı

  • Üye
  • *
  • İleti: 503
    • Metal El Sanatları facebook :Bekir çankırı
BU KİTABI OKUYORUM .
« : 24 Temmuz 2011, 15:52:48 »
Okuyup  beğendiklerimizi  paylaşacağımız  bir  köşemiz  , haberdar   olmamız ve  bilgilenmemiz açısından
faydalı olabilir  diye  düşünerek , bu   günlerde  tekrar  okumaya başladığım  bir  kitabı  öneriyorum :
ATİLLA   İLHAN   - HANGİ  BATI ?
İşte  kitap  hakkında  fikir  verebilecek  birkaç  bölüm :

"lisede sophokles okuduk klasik türk musikisine sövmeyi, divan şiirini hor görmeyi, buna karşılık devletin yayınladığı kötü çevrilmiş batı klasiklerine körü körüne hayranlık göstermeyi öğrendik. sanki sinan leonardo'dan önemsiz, mevlana dante'den küçüktü, itri ise bach'ın eline su dökemezdi. aslında kültür emperyalizminin ilmiğini kendi elimizle boynumuza geçiriyorduk, ulusal bileşim arama yerine hazır bileşimler aktarmak hastalığımız tepmişti."

‘Tanzimat Devlet-i Aliyye’nin önce gizli bir sömürge olmasını hazırlamış,sonra da paylaşılmasını sağlamıştır.Hal böyleyken,okul kitaplarında niye önemli ve büyük bir devrimmiş gibi yazıldığını,anlayabilmek mümkün değildir.
Bir de Tanzimat-ı Hayriye demişler!Hayır neresinde bunun,tepesinden tırnağa şer!’
"Kendimi kendim yetirdim, kendim ettim kendimi... 
Kendime kendim gerekse; bula, kendim kendimi..."                          
PİRİ REİS

http://bekircankiri.blogspot.com/

Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Ynt: BU KİTABI OKUYORUM .
« Yanıtla #1 : 24 Temmuz 2011, 23:14:09 »
Attila İlhan üstadın bu mühim eserini okuyanlara benim tavsiye edeceğim kitap Edward Said'in "Şarkiyatçılık" adlı eseri. Piyasada orjinal adıyla "Oryantalizm" olarak versiyonu da bulunuyor lakin "Şarkiyatçılık" baskısının çevirisi çok iyi olduğu için tavsiye ediyorum. Sosyla bilimler alanında çığır açan bir eserdir -^b

Şu an okuduğum, aslında yeni bitirdiğim kitap ise üsttekiler kadar ilmi olmasa da bence aynı derecede değerli: Hüseyin Rahmi Gürpınar üstadın "Gulyabani"si... :D Önce epey tırsmak, sonra çok gülmek için birebir, ecinnilere, hind-ü sindin, çin-i maçinin perilerine karışmak, ka dağının dolaşıp gelmek, Gamgam'a Samsam'a, Gulyabani Ahu baba'ya intisap etmek isteyenlere tavsiye ederim ;D ;D
« Son Düzenleme: 24 Temmuz 2011, 23:25:22 Gönderen: Sancar Özer »
"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

Mustafa Doglar

  • Üye
  • *
  • İleti: 2
Halil Inalcik
« Yanıtla #2 : 28 Temmuz 2011, 23:27:15 »
Bende prof.Halil Inalcigin makalelerinden derlenip ,kitap haline getirilmis olan "Kurulus ve imparatorluk sürecinde OSMANLI devlet,kanun,diplomasi"adli kitabi okuyorum.Özellikle osmanli tarihinde cok önemsedigim Halil Hoca hkkinda iki güzel söz "Köprülü ve Barkan zamanin büyük alimiydiler.Halil Inalcik tüm zamanlarin büyük alimi ...BERNARD LEWIS   Harward´da onurun düzenlenen sempozyumda söylenen su söz bencede cok dogrudur."O´nun calismalarini cikarir ve bir kenara koyarsaniz Osmanli tarihinde hicbir sey kalmaz"MARK L.Stein.

Bekir Çankırı

  • Üye
  • *
  • İleti: 503
    • Metal El Sanatları facebook :Bekir çankırı
Ynt: BU KİTABI OKUYORUM .
« Yanıtla #3 : 26 Ekim 2013, 12:38:09 »



TÜRK DİLİNİN KÖKENİ - TARİH TÜRKLERDE BAŞLAR . Hulki cevizoğlu

 Orta asya da doğmuş , Türkiye ve almanyada  eğitim almış genç Türk mühendisi  : Kazım  mirşan .
   Bizler gibi  başlayan amatör  merakı , iyi bildiği orta asya dil ve lehçeleri  onu eski Türk kaya yazıtlarını    hobi amaçlı okuyup , bugünkü dile  çevirme gayretine  yönlendirmiş .
Batı kaynaklı , basılı bilimsel  tezlerde  aynı konulardaki  büyük yanlışlıklar ve kasıtlı tezatları farkettiğinde de ,hem konunun, hemde batılının amacının ,olağan üstü ses getirebilecek siyasal sonuçlarını farkedip bu alanda derinleşmeye karar vermiş .

  Kazım  mirşan' ın bir ömür süresince araştırıp , bilimsel bulgularla desteklediği  ve yayınladığı  tezlerini , bugüne kadar bilimsel belgelerle çürütemeyen batı tabii görmezden gelmiş ... de  bizim afur ,tafurlu  bilimsel çevrelerimiz , tarih ve dil kurumlarımız ,Bu amaçla kurulmuş üniversitelerimiz  nasıl mı  karşılamış ?

Bu sorunun cevabı bu çok önemli kitapta tabii , ama  Ben  izninizle çok tanıdık gelecek bir sahne  hayal edip ön merakınızı  giderirken, büyük  Türk tarihimizin  ve onunla ilintili  her şeyin nasıl bir  şeytani cendereyle sımsıkı çevrilmiş olduğunu da  anlatmak isterim .

Şimdi , hepimizin de içinde olduğumuz sahne :Bir  gurup Türk , bizler  kültürümüzün  önemli bir bölümü olan , ata sanatımız , kesici silahlara ilgi duyuyoruz .
   Toplayıp okuyabildiğimiz  bölük, pörçük bilgilerden de Tarih içinde bu silahların , maden olarak hazırlanmasından madeninin özelliğine , işlenmesinden estetik üstünlüğüne , silah olarak fonksiyonlarının geliştirilmesinden ,döneminin diğer silahlarıyla kıyaslandığında  teknolojik üstünlüğüne
kadar bazı  ispatlanmış  bilgileri bulabilmek için  yola çıkıyoruz .
  Ve  ihtiyaç duyduğumuz    bize ve kültürümüze  ait  bilgi , belge , yazılı kaynak , tarihi evrak vs. v.s yi

konunun  yaşayan ustalarını , hiç olmazsa onlardan nakiller yapabilecek akrabalarını , üstünlüğümüz olan  üretim tekniklerini .
   Velhasıl  bugün işe yarayabilecek örnekler üretmemizi sağlayacak neredeyse hiçbir şeyi YERLİ KAYNAKLARDAN , (ve de yaşadığımız bu ülkede ) BULAMIYORUZ . >:D
  Yapabildiğimiz ya da  bize açık bırakılan tek  kapı  :bizden alınıp  batılı bakış açısıyla yazılmış belgeler
ve onların anlattığına bakıp , bakıp   , batılı  büyük ustalar saydığımız , bizim sanatımızı, bugün bizden aldıkları ile bizden ileri üretim yaparak bize satan "ÜSTAD" lar . >:(

Kitapta   benzer  sahnelere  farklı alanlarda çokça  rastlayacaksınız . Haberiniz ola .

  Arka kapak yazısı.
 
 




Uygarlığın temelinde "yazı" vardır. Bugüne kadar bilinen gerçek, yazının Sümerler tarafından bulunduğu şeklinde idi. O nedenle, pek çok kitapta "tarihin Sümer'de başladığı" ileri sürülür. Bu kitapta, ayrıntılarıyla okuyacağınız gibi, ortaya konan "yeni tarih tezi" ile "tarihin Türkler'de başladığı" görülüyor.

Tanınmış bilimadamımız Prof. Dr. Bozkurt Güvenç diyor ki: "Batı'nın Türkler'le ilgili ve asıl affedemediği husus şudur. Batı, 200-300 yıldan beri dünya tarihini yapmaktadır ve hep kazanmıştır dünyayla olan çatışmalarında."

Türkler, yüzyıllarca Avrupa'nın gizli ya da açık saldırılarına hedef oldu. Bu saldırılar kimi zaman "bilimsel" kılıflara büründürüldü. Yabancılar bir "film senaryosu" gibi bizim için bir "tarih senaryosu" yazmışlar, kendi ülkelerinde bunu yürürlüğe koydukları gibi -ne yazık ki- Türkiye'ye de kabul ettirmişler...

Sonuçta, öyle bir noktaya gelindi ki, Türkiye kendi tarihini yabancılardan öğrenir oldu. İşin ürkütücü yanı ise, onyıllarca bunun farkına bile varamamış olmamızdı!..

Ancak, yakın zamanda görüldü ki, Batı'nın önyargılı ve dayatmacı sözde bilimsel değerlendirmeleri eksik temeller üzerine oturuyor.

Günümüzün siyasal gelişmelerini yönlendirmek isteyen Batılı güçler, bilime de politika karıştırılmasını sağlayarak, "tarih yapanlar sadık kalmayan tarih yazıcılarını" öne çıkarmaya devam ediyor.

Bu kitapta yer alan, karşı çıkanlar tarafından bile çürütülemeyen yeni tarih tezini, Batı'nın Türkler'i tarihsiz bırakma ve Türk Tarihi'nden kurtulma çabalarını, Türkiye üzerine oynanan oyunları, Türkler'i sevmeyen Türkologları, Türk Tarihi'ni yabancılardan öğrenmenin üzücü yanını, Türkiye'deki acınacak ilgisizliği, bilimsellik maskesiyle yapılan papağan eğitimi ve Oryantalizm'in yıkıcı etkilerini büyük bir ilgiyle okuyacağınıza eminim.

Böylece, "Türklüğün medeni vasfı güneş gibi doğacaktır" diyen büyük Atatürk'ü daha iyi anlayacak ve "Bu 2. Kurtuluş Savaşı'dır" diyen bilimadamlarına hak vereceksiniz.
« Son Düzenleme: 26 Ekim 2013, 12:46:53 Gönderen: Bekir Çankırı »
"Kendimi kendim yetirdim, kendim ettim kendimi... 
Kendime kendim gerekse; bula, kendim kendimi..."                          
PİRİ REİS

http://bekircankiri.blogspot.com/

 

Her Hakkı Saklıdır © 2007-2024 cebehane.com
SMF 2.0.15 | SMF © 2017, Simple Machines
RSS WAP2