Silahşorname: II Bayazıd devrine ait bir Osmanlı savaş sanatı yazması  (10825 defa okundu)

Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Özellikle Türk harp sanatları ile ilgilenen dostlara elime bir müddet önce geçen Silahşorname kitabını tanıtmak ve tavsiye etmek istedim.



Başlıkta da belirttiğim gibi II. Bayazıd devrine ait, yani erken ile klasik Osmanlı devirlerinin kavşağında yazılmış olan bu kitapta Osmanlı savaş sanatları ve çeşitli silahloarın kullanımı ile ilgili altın değerinde bilgiler bulunuyor. Bu konuda ele geçirilebilmiş 1.el tarihi kaynak sayısının ne kadar az olduğunu düşünürsek böyle bir kitabın çevrilip yayınlanmış olmasının ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılır. Bu açıdan kitabı çeviren ve hazırlayan Dr.Bekir Biçer'e ve yayınlayan Çizgi kitabevi'ne çok büyük şükran borçluyuz.

Aralık 2011'de yayınlanan kitaba ben internette tamamen tesadüf eseri, daha doğrusu sıksık yaptığım gibi google'da türk kılıcı ve savaş sanatı ile ilgili aklıma gelen kelimeleri rastgele aratırken rastgeldim ve hemen idefix'ten sipariş ettim. İdefix'in tedarik edip göndermesi bayağı uzun sürdü ama sonunda kavuştum.

Kitap Firdevs-i Türki, Firdevs-i Osmani, Uzun Firdevs, Bursalı Firdevs, gibi isimlerle de tanınan, Firdevs-i Rumi mahlaslı Osmanlı Türk tarihçisi, edebiyatçısı ve silahşörü Şerafeddin Musa tarafından 1503 yılında kaleme alınmış. "Musellehname" olarak da bilinen eserin en önemli özelliklerinden biri birçok diğer  Minyet-ül Güzat gibi Memlük ve Osmanlı silahşörlük yazmalarının aksine daha eski Arapça metinlerden tercüme veya yararlanılarak değil, tamamen Firdevs'in kendi telif eseri olması.Yani tamamen erken-klasik dönem Osmanlı Türk bir metin olması. Firdevs'in mukaddime'de bu noktayı altını çizerek ifade etmesi de mühim bir detay. Zira yazarın 1500 yılında bir de "Tercüme-i Risale-i Silahşörname" adlı arapça tercüme eseri var. Benzer isimli bu iki eserin birbirine karıştırılmaması için konunun altını çizmiş.

Musellehname-Silahşorname'de 16 bölüm halinde çok ayrıntılı biçimde çeşitli silahların kökenlerinin menkıbeleri ve bu silahların yaya ve süvari olarak kullanılma usulleri ve değişik teknikler ayrıntılı net tariflerle ve sade bir Türkçe ile anlatılıyor. Dil öyle işlek ve sade ki çeviri metinde sadeleştirilmeye hiç gidilmemiş olmasına rağmen bir iki sayfadan sonra gayet kolay anlıyorsunuz yazılanları. Yazarın her vuruş ve tekniğe ayrı ayrı isimler verip bunları tek tek ve kombinasyonlar halinde nasıl kullanılacağını anlatması eseri savaş sanatı meraklılarının deneyleri için mükemmel bir kaynak haline getiriyor. Özellikle gürz ve mızrağın at üstünde  kullanımı konularında hamle hamle çok detaylı tarifler veriliyor.

Maalesef kılıç konusunda sadece bir sayfa kadar ve çok kısa girilmiş. Burada da çok ilginçtir saplamanın kesmeye üstün olduğu tezini savunuyor Firdevs üstad. Ayrıca metinde düz kılıçlar için "Meç" terimi kullanılıyor ki bu da daha önce yakıştırma olarak 20.yy.da kullanıldığı fikrinde olduğun fransızca kökenli "meç" terimini meşrulaştırıyor. Eğer bir terim bir silah için taa 1503 yılından beri kullanılıyorsa, kökeni ne olursa olsun o isim artık Türkçe'nin bir parçasıdır ve kullanılmalıdır. Bu yüzden daha önce bu forumda da dile getirdiğim menfi görüşümü değiştiriyorum.

Ayrıca kitapta ok ve yayın at üstünde kullanımı, mızrak tutarken yay nasıl çekilir, okatan düşmana mızrakla nasıl saldırılır, üzengi, inan ve mahmuz kullanmanın usulleri, yaya iken atlı savaşçıyla nasıl mücadele edileceği, at terbiyesi ve savaş alıştırılması gibi bir çok faydalı bilgi bulunuyor. Kitabın bir babı ise tamamen silahsızken silahlı düşmanla nasıl dövüşüleceğine dair. Bu kısımda göze parmak sokmaktan, hayalara diz vurmaya, yerden toprakalıp düşmanın gözüne atmaya, ayağından tutup attan çekip düşürmeye, kaçarken birden yere yatıp, arkandan kovalayan düşmanın ayağını çelip düşürmeye kadar her türlü ilginç pratik yöntemin anlatılması eserin şairanelikten ve şekilcilikten uzak biçimde tamamen savaşta hayatta kalıp düşmanı mümkün olan her şekilde öldürmeye odaklanan  bir savaş sanatı kitabı olduğunu gösteriyor benim kanaatimce. Kitaptaki gerçekçi yaklaşım ve ancak bizzat savaştabulunmuş bir kimsenin bilebileceği ( baskın sırasında kişneyen atın ağzının nasıl bağlanacağına varıncaya kadar) birçok pratik detay Şerafeddin Musa'nın savaş bilgisinin kitabi değil bizzat öz deneyimleri olduğunu gösteriyor.

Ayrıca kitapta er meydanlarında yapılan silahşörlük denemeleri (yani batılılarca bilinen adıyla turnuvaları), bu denemelerde rütbelerine göre kimin kiminledövüşebileceği ve er meydanı dövüşlerinde uyulması gereken kural ve usuller hakkında da bilgiler veren bir bölüm bulunuyor. Bu hususuta özellikle at üstünde mızrak dövüşleri üzerinde örneklerle durulmuş. Bu da batıya özgü zannedilen mızra turnuvalarının Osmanlı'da ne kadar yaygın olduğu konusunda bize ilk elden bilgi veriyor.

Kitabın bence tek kusuru bence çok kısa olması. Eğer bu kadar net, gerçekçi, betimleyici ve detaycı bir anlatım  hiç olmazsa bir yüz iki yüz sayfa olsaydı Türk savaş sanatını sadece bu esere dayanarak mükemmele şekilde diriltebilirdik. Fakat Firdevs üstadın bu çok değerli eserinin asıl metni sadece ve sadece 34 sayfadan ibaret. Yine de bu esero kadar net anlatımlarla o kadar çok değerli bilgi içeriyor ki silah sanatı meraklılarının mutlaka okuması ve imkan varsa bizzat tatbik ederek bu teknikleri denemesinin Türk Savaş sanatı çalışmalarını çok çok ileri götüreceğine inanıyorum. Ne yapıun yapın mutlaka bu kitabı satın alıp okuyun.

Kitabın künyesi:

SİLAHŞORNAME, Firdevs-i Rumi, Hazırlayan: Bekir Biçer, Çizgi Kitabevi Yayınları: 354, Aralık 2011, Konya

ISBN 978-605-4451-83-8


Yayınevinin sitesi www.cizgikitabevi.com (nedense bu kitapla ilgili bir bilgi bulamadım ama iletişime geçip istetebilirsiniz herhalde)

Satın alabileceğiniz bası online kitap satış sitelerinde bu kitabın sayfası:

http://www.idefix.com/kitap/silahsorname-bekir-bicer/tanim.asp?sid=QR5PG1WPL71ZTPUPLKQ0

http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=594563
« Son Düzenleme: 07 Ocak 2014, 21:31:22 Gönderen: Sancar Özer »
"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

Selim Atalay

  • Üye
  • *
  • İleti: 67
Sancar bey bu çok güzel bir haber , çok güzel bir kitap.Ben kitapyurduna defalarca kılıç, mızrak , silah yazmışımdır.Hatta silahşör bile yazmışım  ama çıkmamış.

Çok teşekkür ederim hemen edineceğim.Baya zamandır foruma bakmıyordum.Bu benim için güzel bir ilk açılış oldu.Elinize sağlık bu arada. -^b
"Who dares wins"

Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Ben teşekkür ederim Selim bey üstadım. Ben de tesadüfen buldum; aslında çok çok önemli bir yayın ;)
"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

 

Her Hakkı Saklıdır © 2007-2024 cebehane.com
SMF 2.0.15 | SMF © 2017, Simple Machines
RSS WAP2