1040 için yağ ile su verme uygun değil, bu malzeme en iyi su / tuzlu su ile sertleşebilir. Ancak 1060 - 1070 çelikleri ön ısıtılmış ince mineral yağı veya bitkisel yağ ile tam sertliğe ulaşılabilir. Tabii klasik "sori" için suda su vermek lazım. Yağda sori içe bükülebilir, suda ise her zaman dışa büküm yapacaktır...
Su verme ısısı kullandığınız soğutma yönteminden bağımsızdır, yani eğer 800 derecede suda su veriyorsanız yağda da aynı ısı geçerlidir. Kilin dökülmesi olayı benim başıma da geldi suda, maalesef daha başarılı bir karışım bulamadım suya dayanabilecek. Tel sarma olayı bir miktar işe yarayabilir, ancak yine de kalkan kil tabakasının altına işleyen su öngörülemeyen garip hamonlara neden olacaktır. Sanırım yüzeyin bir miktar kaba zımpara çizikleriyle bırakılması kilin tutunmasına yarayabilir.
Son denemelerimde suda da işe yarayabilecek bir karışım yakalamıştım belki ama daha suda deneme yapmadım. Bu karışımda şamot %30, %15 kırmızı kil, %30 civarı kül ve odun kömürü karışımı, %10 civarı grog (ince öğütülmüş ateş tuğlası), %5 civarı mikro fiber (çok ince öğütülmüş pamuk lifleri), %10 bentonit (ince öğütülmüş kedi kumu) kullandım.
Karışımdan bir kısmını iyice sulandırarak sulu krem kıvamına getirip bunu samur fırça ile tüm yüzeyi boyuyorum. Bu katmanın yavaş kuruması 5-10 dakika sürüyor. Sonra sırt kısmına doğru sulandırılmamış karışımı bıçak kalınlığı ne ise o kalınlıkta kaplıyorum. Bunun kurumasını ise beklemiyorum, bir ısı tabancası ile 450 derece civarında ayarıyla kili tamamen kuruyup taş gibi olana kadar kavuruyorum. Bu arada bazı çatlaklar oluşuyor yine de, bu çatlakları sulu karışımla doldurup yine kavuruyorum. Bu böyle gidiyor, çatlakların hiç olmadığı temiz bir kaplama olana kadar devam ediyorum.
Bu arada bir eklenti: kilin çatlaması, kendini atmasının asıl nedeni kururken çekmesi, karışımdaki "grog" ve "fiber" malzeme bu çekme oranını azaltıyor. Sanırım japonlar da bu tip katkılar kullanıyormuş.
Kuru, kendini atmayan, çatlaksız bir kaplama olduğunda elimdeki karışımı çok az sulandırıp bunu krem kıvamına getiriyorum. Bu kıvam ashi bacakları yapmak için uygun oluyor. Bunları da kavuruyorum ısı tabancasıyla, kendini atan olursa yine yapıyorum...
Sonuçta şunun gibi birşey oluyor:
Yakında bu şekilde suda su verme deneyeceğim, bakalım nasıl olacak...
Bu arada ufak karbon yitimi bölgeleri doğaldır yüzeyde, ben de ısıl işlem sonrası 40-60 kum zımparaya dönüyorum her halukarda. Eğer propan-bütan ocak ise karbonlama (ritch) alevi olmalı ısıl işlemde, ortamda oksijen yoksa bu tip tufal oluşumları da olmayacaktır. Kömür ocakta ise hava girişi olabildiğince kısılmalı ve yavaş ve bol karbon-monoksitli bir yanma sağlanmalıdır, bu sayede nerdeyse hiç tufalsiz bıçak çıkartabilirsiniz ısıl işlemde. Amam eğer benim gibi elektrik fırınında ısıl işlem yapıyorsanız yüksek maliyetlerle argon gazı filan basmadan ısıl işlemi tufalsiz yapmak pek mümkün değil. Eğer ısıl işlem öncesi yarım milim kadar zımparalama payı verirseniz benim yaptığım gibi sonuçta planlanan kalınlığın altına düşmeden bitirme şansınız olabilir