İkinize de katılıyorum. Yabancı forumlarda kitaplarda Türk kılıcının diğer kılıçlara nazaran ne kadar üstün olduğunu okudukça içim gidiyor. Bunu Türkiye'de kimse yapamadığını görmek üzüntü verici.
Taksim'de geleneksel el sanatları festivali oluyor bıçakçıların yerine gittim ve ürünlerine baktım. kılıçların şekli, balçak/kabzaları, kınları, üstündeki yazıları süsleri müze örnekleriyle ilgisi yok, tamamen fantezi. Adamlar zati ilk palavra atarak 'aynı müzedeki' gibi başlıyor, sonra bilgim olduğunu anlayınca da 'e o kadar işte, resme baktım öyle yaptım, ölçmedim, elimde tutmadım' diye çevirmeye başlıyor.
Kılıcın materyal kalitesini tabi bilemem ama ilk vuruşlarda deforme olacağını tahmin ediyorum, bu testleri yapsınlar bi çok merak ediyorum:
Cold Steel 1830 Napoleon SaberO arkadaşların bu forumda da olduğunu tahmin ediyorum, kusura bakmasınlar, amaç karalamak değil daha iyi ürünler için teşvikdir. Açık piyasa bu, öyle çöp ürünleri almaya devam edersek aynısını yapmaya devam edecekler, daha iyisini istersek değişim olur.
Çözüm nedir? Bilgi eksik. Bilgiyi birkaç yerden elde edebiliriz. Birincisi arşivler. Osmanlıca okuyabilen biri arşivleri karıştırırsa iyi olur. Okçulukta tesadüfen kitaplar bulunuyor. Kılıç yapımı ile de bulunabilir.
İkincisi yurtdışı. Okçulukta Osmanlı yayı yapabilen iki ciddi isim var, biri Lukas, biri Kanada'da yaşayan Adam Karpowicz. Lukas yaylarını 2400 dolara satıyor, dekorasyon vs ile 3000i buluyor. Asla sırlarını paylaşmıyor. Adam daha iyi bile, 25 senelik tecrübesi var ve çok yay yapıyor, ama satmıyor. Dünyada ilgililere ve Türkiye'deki bazı kişilere öğretmeye çalışıyor ki Türk stili yaycılık kalkınsın diye.
Kılıç dünyasında 'Adam' gibi insanları bulmamız lazım, tüm sırları paylaşacak öğretecek insanlar.
Ta Kanada'ya sırf Adam'ın çırağı olabilmek için gidenler var, kılıç yapımı ile de ciddi ve disiplinli kişiler lazım. Vince Evans bir çözüm olabilir mi? Workshop yapsa? Veya bizden ilgililer onun yanına gitse?