bileme ( bileyleme ) hakkinda...  (43983 defa okundu)

Burak Ekit

  • Üye
  • *
  • İleti: 26
bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« : 11 Haziran 2009, 10:45:07 »
Forumun bu bolumunu inceledigimde gercekten guzel seyler uretebilen arkadaslar - ya da ustalar mi demeliydim - oldugunu gordum. Ellerinize saglik.
Kisa bir giris yapmak gerekirse; ben de cok amator olarak bileme- cilalama ve son zamanlarda kosum yapimi - daha cok agac kin ve kabza yapimi - ile ilgilenmekteyim. Henuz celigin kendisiyle ilgim sadece bu tip tarihsel degeri cok da fazla olmayan, ve de daha kolay ulasabildigim kama, saska, vb. nin restorasyonlarini yapmaya calismaktan ibarettir. Ayrica sadece teorik bilgilerimi pratige cevirmek adina yine ucuz iscilikli ama pek de kotu olmayan birtakim celiklerle uretilmis cin mali katana reproduksiyonlari ile de denemeler yapmaktayim.
Sunu merak ediyorum - ozellikle isi basindan sonuna goturmus olan arkadaslaradir sorum - piyasada cok degisik ozelliklerde , takim bileme tezgahlari var. Hatta 250 mm capli, 220 grit bir aluminyum oksit tas diskli ve sulu bir model ben de de var.
Tarihte basarili olmus bircok kilic vb. nin namlu geometrisi incelendiginde , namlu enine kesitte darbe direncini arttirmak icin kama acisini olusturan yuzeylerin disbukey oldugu gorulmektedir.(katanada buna hira-niku deniyor) . Disk seklinde taslamalarla bu tip yan yuzeyler sozkonusu iken nasil calisilmaktadir yada bu ikisi hic biraya gelmese daha mi iyi olur sizce... kolay gelsin..


Sefa Çabuk

  • Üye
  • *
  • İleti: 182
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #1 : 12 Haziran 2009, 00:49:35 »
Öncelikle hoşgeldiniz, genel olarak değerlendirilecek olursa bileme açıları kesici takımla yapacağınız işe göre değişiyor, ağaç yontma işinde kullanacağınız iskarpile için düz bilenmiş bir yüzey ve yaklaşık 30 derece açıya gereksiniminiz varken ustura benzeri bir kesicide bu açısal değer 15 dereceye kadar düşüyor, konveks ( yada dışbükey) kesitli bilemeler genel olarak yarma şeklinde yapılmak istenen işler için iyi sonuç verirken, dilme yada  dalma şeklinde kesmede pek işe yaramıyor dilme yada dalma şeklindeki bilemelerde tam da sizde bulunan dairesel kesitli bileme taşları çok işe yarıyor, yani bu tür kesicilerin kesiti konveks değil hatta konkav ( iç bükey), örneğin bir mutfak bıçağındaki bileme açısı 25 ile 15 derece arası değişiyor bu da yapacağınız işle orantılı. Bir başka örnek metallerde kullanacağınız keskilerin bileme açıları da yaklaşık 60 derecedir, nedeni basit olarak metale dalmasını engellemektir. Aslında bileme konusu güzel bir konu yazacak bir çok şey var ilk aklıma gelenleri ben sıralamış oldum devamında karşılıklı tartışırız. Sizdede bulunan bileme taşı konusunda düşüncemi söyleyecek olursam, ben kişisel olarak motorlu disk şeklinde bileme taşlarını matkap, keski,nokta vb şeyler dışında kullanmayı önermiyorum, bunun yerine bant şeklindeki zımparalar, ki bunların bantlarından istediğiniz gritte bulabilirsiniz ve çok çabuk değiştirip kullanabilirsiniz. Ayrıca bant zımparalarda istediğiniz her türlü malzemeyi zımparalama seçeneğiniz var, ağaç için aluminyum oksit yada silisyüm karbür esaslı zımparalar kullanırken sert metaller için yada paslanmaz çelik için zirkonyum esaslı zımparalar kullanabilirsiniz. Seçeneğiniz çok fazla ve fiyat olarakta diğer dairesel taşlardan belkide daha ucuz ( bantların kendisi zaten ucuz ben makineyi kastediyorum )
Son ağız keskinliğini vermek için ister silikon-karbitli su zımparaları kullanın ister bileme taşları kullanın her ikiside işinizi görecektir. bileme taşları piyasada iki çeşit var, su kullanılanlar  yada yağ kullanılanlar. Bir çok farklı gritte taş var kişisel olarak ben 1200-2000 grit sıkıştırma Arkansas taşı, çok hassas bileme içinde doğal 4000 grit Arkansas taşı kullanıyorum ve çok memnunum, her ikiside yağla birlikte kullanılıyor. Selamlar
« Son Düzenleme: 12 Haziran 2009, 01:46:14 Gönderen: Sefa Çabuk »

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #2 : 12 Haziran 2009, 01:23:15 »
Sevgili Burak hoşgeldiniz,
bu konu aslında kitabi olarak kolay, pratikte çok incelikli bir konu. amacınız için o makine ve taş uygun degil. oncelikle söylemeliyim. ancak çok ustaca kullanırsanız o alet de ise yarar.
siz katana ornegi vermişsiniz. Bir kere hiç bir bıçak agzını yapıldıgı malzeme ve yapılış şeklinden bagımsız düşünemeyiz. o örnekte ki klasik katana yapımı dış zarfın çok daha sert çelikten oluştugu ozel bir form içermekte pek çok ustalık gerektirir. çeliği oluşturan ve döven ustalardan geçtikten sonra zaten dış form verilmiş bildiğimiz silaha benzemiş durumdadır. parlatma - bileyleme ustası son işlemi uygular. çogu videoda gordugumz sıradan surtme ve bileyleme işlemleri fark edilmeyen incelikler icerir.

sana kısaca şunu söylemeliyim.
1- el melekesi gerektirir
2- teknik gerektirir

söyleki ; pek çok deneme yapmalısın ( bende halen yapıyorum )
aşamalar uygulamalısın. sadece 220 grit yetmez. kesici yüzeyler pürüzsüz ise keser. bunu unutma. ilk once kaba sonra daha ince sonra daha  da ince sonra dahada ince.... girit ile bileyleme ve paratma yapılmalı.
örnek olarak verirsem.
60- 120-180 veya 240- 360 veya 400- 600-800-1200 seni sonuca götürür.

girit taşının 2000 oldugunu hatırlatmam gerek. arkansas taşlarının muhtelig grit leri var. 4000-6000

bunlar rahatlıkla yeter. eger arzu edersen 10000 girit japon taşları bulabilirsin. aşama aşama gitmek ve agız açısına hakim olmak çok çok önemli.

cerrahi ustura 12, traş usturası 15-18 keskin bir fileto bıcagı 20-25 bir satır ise 30-35 derecelik agız acıları ile ideal işlerini yapar arkadaşım.

kolay gelsin ve bol denemeler....

Burak Ekit

  • Üye
  • *
  • İleti: 26
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #3 : 12 Haziran 2009, 03:06:09 »
oncelikle ilgilenen arkadaslara ictenlikle tesekkur etmek isterim. bu ve benzeri konularda bu kadar duzgun bir turkce ile ve bu kadar aciklayici yanitlar almaya cok da alisik olmadigimi ictenlikle ve herhangi bir ard niyetim olmadan belirtmek isterim. senelerdir swordforum'a yazarim hep dangil dungul cevaplar almisimdir. bileme temel isi kesme olan silahlar icin bence cok onemli bir konu.  her ne kadar japonlarin grit olculeri ile anglo-saksonlarinki arasinda fark olsa da ben temel olarak japonlarin su taslarini kullandigimdan bu terminoloji ile konusabiliyorum. kiliclarin temel olarak dilmeden cok yarmayi one cikaran silahlar oldugunu dusunmekteyim- bu konuda tartisabiliriz,kilic balta degildir diyen arkadaslar da cikabilir ama bence baltaya bir nesterden daha yakin gorulmelidir - japonya'da  bir miktar zaman kaldim ve kiliclarin yapimini gordum. celige su verilmeden evvel son geometriye ulasildigina ve bu anlamda egelerin yani sira buyuk capli dairesel taslarin da kullanildigina da sahit oldum. sorum bu cihetle idi. su taslarinin celigi asindirmasi asla basit zimpara ile karsilastirilamayacak kadar farkli idi ve buyuk capli dairesel taslar konveks yuzeylerde kesici kenar temas acisi arttirilarak basarili olabilmekte idi. 70- 80 cm capli taslar ve onlari dondurecek sistemlere ulasmak cok da basit olmadigindan sadece isi pratige dokebilmis yoldaslarin fikirlerini merak etmistim. bu arada ilgilenen arkadaslar icin su makalenin degerli oldugu inancindayim; http://www.kemalelitemiz.com/archives/73 ...kolay gelsin..

Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #4 : 12 Haziran 2009, 05:08:43 »
Çok ilginç bir konu. Pek bilgim olamasa da bahsedilen hususlar bana görüdğüm birşeyi hatırlattı. Belki ilginizi çeker diye paylaşmak istedim.

 Kahramanmaraş bıçakçılar çarşısında gezip ustaları izlerken "perdah taşı" dedikleri, zeytinyağıyla iyice yumuşattıkları bir taşı kullandıklarını gördüm. Su ile ıslattıkları taşa bıçağı el ile binlerce defa sürterek bileme(ustalar bileme değil perdahlama terimini kullanıyordu) işlemini gerçekleştiriyorlardı. Bu bana japon ustaların büyükten küçüğe taşlarla el ile katana cilalamalarını anımsattı. Bu K.Maraş çarşısında gördüğüm bıçakçıların büyük çoğunluğu da, japon cilacılar gibi, herhangi bir  taşlama makinası, zımpara v.s. kullanmıyor ve tüm cilalama ve bileme işlemlerini bu şekilde elde taşa sürterek yapıyorlar.

"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

Durukan Türe

  • Üye
  • *
  • İleti: 155
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #5 : 12 Haziran 2009, 07:54:49 »
taşlama makinesi kullanmıyor oluşları ılgimi çekti açıkcası. yerinde görmekte fayda var..

Sefa Çabuk

  • Üye
  • *
  • İleti: 182
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #6 : 13 Haziran 2009, 00:43:45 »
buyuk capli dairesel taslar konveks yuzeylerde kesici kenar temas acisi arttirilarak basarili olabilmekte idi.
Burak bey ağız oluşturmada zımparayı bu kadar yabana atmayın, zımparaların yüzeylerinde kullanılan karbürler oldukça serttir ama sanırım zaten biliyorsunuz. yukarıda sizden alıntıladığım konuyu biraz açarmısınız.

Burak Ekit

  • Üye
  • *
  • İleti: 26
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #7 : 13 Haziran 2009, 13:45:35 »
size belki de ilginc gelecek ama ' ayni grit boyundaki zimparanin  olusturdugu yuzey ile su tasinin olusturdugu yuzey kesinlikle ayni olmuyor. bu durum grit boyu arttikca - yani asindiranin yuzeyi kabalastikca- daha cok ortaya cikmakta. diyelim ki 120 grit zimpara ile ayni grit boyunda sayilan arato tasinin yarattigi yuzeyler cok farkli. soyle ki zimpara ile olusan yuzey ciziklerini daha sonra kucultebilmek icin 120 - 400 - 600 - 1000 vb gibi neredeyse butun grit basamaklarini kullanmak zorunda kaliyorum. atlarsam - diyelim 120 yada 80 gritten 800 e gecersem - gunlerce ugrasmam gerekiyor . ama su tasinda durum boyle olmuyor.  su tasi bir de ustune ustluk celigi keserken cok daha verimli iken yine cok daha (bir nevi) ciziksiz yuzeyler olusturuyor. dolayisi ile bir aratodan kolaylikla bir medium grit kaiseito ya gecebiliyorum. bu su anlamda onemli 'bir kere taslar cok pahali ve grit kuculdukce anormal rakamlara cikabiliyor. ikincisi , modern hibrit ve bileme ve cilalama - yani zimpara ile - yontemine gore , cizikleri kucultmek icin devamli islemin yonunu degistirmek gerekmiyor. boylece islem uzerinde kontrol artiyor bence.

diger konuyu benim gibi cizerek anlatmaya alisik bi adam icin cizmeden anlatmak zor ama denersem : dogal olarak disbukey bir yuzeyi baska bir yuzeye surterek yine disbukey bir yuzey yaratmak sacma gibi gozukuyor . ama tasin capi arttikca surtunen yuzey goreceli olarak daha duzlesmekte, bu zaten anlasilmistir. buna ek olarak, iki disbukey yuzeyden olusan kama yuzeyi tas yuzeyi ile normalden daha yuksek bir aci olusturarak temas ederse - sadece kesici kenarda' yan yuzeyde degil - bilenenin disbukey profili bozulmadan bileme gerceklesmis oluyor.

umarim anlatabilmisimdir. ornegin bende 250 mm capli bir tas var. bununla 20 derece kama acisi olan ve kesici kenari olusturan yan yuzeyleri disbukey bir adige kamasi bilemek istiyorum - antika degil tabii - bendeki sistemde tas yuzeyi ile bilenenin acisini ayarlayan ve bileneni bu acida sabit tutan bir duzenek de var. aciyi 20 dereceye ayarlamam gerekirken 23 gibi bir degerde disbukeylige zarar vermeden bileme yapabiliyorum.  gerci bu capta bir tasla biraz tehlikeli oldugunu da kabul ediyorum ama anlatabilmek adina yazdim. sorunuz olurasa yazin lutfen..

Sefa Çabuk

  • Üye
  • *
  • İleti: 182
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #8 : 13 Haziran 2009, 15:06:45 »
aynı grid taşla aynı grit zımpara arasında ( aynı malzeme yapısına sahipse ) bileme farkı oluşabileceği çok aklıma yatmıyor açıkcası bu konuda kesin bir yargıya varabilmek için bilimsel bir parametre kullanmak belki daha doğru olur. Bir de şöyle bir durum var, taşlarla daha hızlı sonuç almanızın nedeni belki taşın doğadan gelen bir standart eksikliği olabilir şöyleki; taş doğal oluşumunun gereği homojen bir tane büyüklüğüne sahip olmayabilir, içerisinde siz bilemeyi yaptıkça daha yeni taneler çıkabilir ve bunlar taşın ana karakterini belirleyen ölçüden daha farklı özellikte yada daha büyük ölçüde olabilir, oysa zımparada var olan ölçü standardı tüm yüzeyde kaçınılmaz olarak aynıdır, mikroskopla yapıyı incelemeden yorum yapmak biraz zor, zımparalarda bileme yaparken söylediğiniz gibi arada hızlı ölçü geçişleri ne yazıkki işlemi zorlaştırıyor haklısınız. bende son bilemeyi taşla yapıyorum ama bu birazda nostaljik meraktan olsa gerek :)
Diğer konuda ise işlem çoğunlukla el becerisine kalıyor, ağız formu oluşturmada ister düz ister dairesel ister spiralle ağız oluşturma olsun eline hakim biri her yöntemle istediği ağız formunu oluşturabiliyor.
yazdıklarınızda adı geçen- ki sanıyorum japon orijinli - taşlar konusunda yorum yapmam doğru olmaz çünkü özelliklerini bilmiyorum. Selamlar

Burak Ekit

  • Üye
  • *
  • İleti: 26
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #9 : 13 Haziran 2009, 20:21:04 »
birinci paragrafa kesinlikle katiliyorum. baska bir aciklamasi asla olamaz, - yani tas sulfirik asit filan ihtiva etmiyorsa - ozellikle dogal taslarda daha da fazla hissedilen bir fenomen oldugu icin bu teori bana da cok akla yatkin geliyor. ama tam da iste o araya sikismis kucuk partikuller , homojen ve tamamen farkli fiziksel yapidaki zimpara partikullerinden daha temiz calisiyorlarmis gibi geliyor. daha onceki mesajlarimdan birinde verdigim linki incelerseniz butun kulturlerde bileme islemi icin kullanilan taslarin partikullerinin mikroskobik yapilarinin zimparadaki karbur partikullerine gore daha az sivri  koseler ihtiva eden parcaciklardan olustugu gorulmektedir. zimparanin amaci mumkun oldugunca daha cesitli materyal uzerine maximum etkili asindirmayi saglamaktir. bu amacla dogal olarak en kesici ve en sert parcacik sekillerini kullanirlar.

acik konusmak gerekirse ve yanlis da anlamazsaniz benim genel tutumum biraz geleneklerin de korunmasi adina. gerci konuyu motorlu makinalardan baslattim ama yine de eskiyi muhafaza etmek gerektigine inaniyorum. modern celikler ve aci ayarli bileme makinalari filan butun bunlarin 2500 kusur senelik tekniklerin onune gecmemesini istiyorum. kilic denen sey oyle bisey ki yapim asamalarini hala tam olarak makinalara birakmak , otomatiklestirmek mumkun degil. hic de olmayacak gibi gorunuyor. gunumuzde herkesin de bildigi gibi kilic birincil silah degil, onunla yapilan savaslar da kalmadi, bu yuzden ben yapim asamalarinda bilimin sadece geleneksel tekniklerin analizinde kullanilmasindan yanayim. sanirim hicbir modern gelisme isimizi kolaylastirmayacak sadece eskileri daha iyi anlamamizi saglayacak.

hic bilimsel bir cevap veremedim, hatta biraz romantik bile oldu ama kilic da zaten benim icin romantik bisey. bu anlamda affinizi rica ederim. elbet bilgilendikce daha bilimsel bisiler de yazabilirim ,henuz alayli bile sayilmam cunku..


Sancar Özer

  • Üye
  • *
  • İleti: 825
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #10 : 13 Haziran 2009, 21:10:22 »
Tarihi boyunca kılıç bir savaş objesi olmanın yanısıra bir sanat objesi de olagelmiştir. 20.yüzyıldan itibaren savaş objesi olma özelliği kalmamışsa da sanat objesi olma özelliği artarak sürmekte. Bu açıdan Burak beyin söyledikleri romantik olmaktan öte gayet doğru ve gerçekçi buluyorum.

Taşlar konusunda ise: Konu hakkında derin bilgim yok ama sanırım taşla elde bilemenin geleneksel yöntemin korunması dışında motorlu aletlere göre pratik bir avantajı da kontrolün daha iyi sağlanabilmesi ve istenmeyen hatalar yapma veya kaza riskinin minimuma inmesi olabilir. Hem zanaatkarın malzeme üzerinde kontrolü arttıkça bileme ve perdahlama/cilalama işinin kalitesi de daha üst seviyede olacaktır. Bilmem doğru mu düşünüyorum?
« Son Düzenleme: 13 Haziran 2009, 21:14:16 Gönderen: Sancar Özer »
"Hoşça bak zatına ki zübde-i alemsin sen
 Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen "

Şeyh Galip

Sefa Çabuk

  • Üye
  • *
  • İleti: 182
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #11 : 14 Haziran 2009, 02:09:39 »
Ben sadece zımpara ve taş arasındaki ilişkiye bir anlamda yorum yaptım yoksa bileme konusundaki "romantizm" inize katılıyorum :) benzer bir konu geleneksel yöntemlerle çelik üretiminde yaşanmıştı. Buradaki yaklaşım geleneksel yöntemleri terk edelim değil kesinlikle, ancak geleneksel bir yöntemi iyilerken günümüz teknolojisini de kötülememekten yanayım, hepsi işe yarıyor, demek istediğim elbette sadece bu. Kişisel olarak hala zaman zaman eski tip ustura kullanırım, hala kahveyi taze kavurur ve değirmende elde çekerim, eğe kullanabileceğim yerde taş kullanmam... kısaca yaşamımda hep eski izlerin olmasını yeğlerim :) ama aynı işlerde teknolojiyi de kullanırım ;) sanırım anlatabildim.
Sancar bey kesinlikle doğru düşünüyorsunuz

Metin Sakin

  • Üye
  • *
  • İleti: 39
  • İstanbul >Pendik
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #12 : 15 Ekim 2009, 17:08:16 »
Merhabalar,
Zımpara ve taş arasındaki farklılık, zımparada taneciklerin kağıt yüzeyde belli bir derinliğe kadar inmesinden kaynaklanıyo olabilir. Aşınma dolayısıyla bazı yerlerde parçaçık kalmazken bazı yerlerde hala büyük parçalar kalıyo bunlar malzemeyi daha derin çizebilir. Taşta üstte kopan parçacıkların yerine alttan yenilerin uçları daha az iz bırakan bi aşınma yapıyo olabilir. Sanki farklı iki üç zımpara katmanı gibi aynı anda çalışıyor. Tabi olmayabilir de benim nacizane görüşüm.

Kolay gelsin demiycem çünkü yaptığınız iş zor olmasından ziyade keyifli bence,
İyi eylenceler bu işle uğraşan insanlara daha iyi yakışır gibi...



Kemal Elitemiz

  • Üye
  • *
  • İleti: 6
    • kemalelitemiz.com
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #13 : 23 Eylül 2010, 11:51:58 »
merhaba
arkadaşlar bileme taşlarına olan ilginizi görünce ,bu konuda yaptığım araştırmayı sizlerle paylaşmak istedim umarım faydalı olur
resimleri yerleştiremedim.
www.kemalelitemiz.com
bu adresten görebilirsiniz.
saygılar sevgiler.
                                               BİLEME TAŞLARI
                                                  Kemal Elitemiz
Demir, çelik ve diğer metallerden yapılmış her türlü kesici aletin keskinleştirilmesi için kullanılan ve birçok çeşidi olan doğal ve yapay taşlardır.
Bu taşlar ihtiva ettikleri minerallere ve bunların taşın içindeki dağılımı ve yoğunluğuna göre sınıflandırılırlar. Ve buna (grit) denir
Taşın içindeki bileyici tanelerin boyutları ve dağılımı (grit) taşların kalitesini gösterdiği gibi bileme işleminin değişik safhalarda yapılmasını da sağlar.
Tarih boyunca bu taşlar araştırılmış, denenmiş ve en uygun taşlar bulunup kullanılmıştır bilemenin taşı su veya yağ ile ıslatılarak daha iyi olduğu keşfedildikten sonra bu taşlara (whetstone-bileğitaşı) ya da (oilstone-yağ taşı) denilmiş ve bu taşlar çok değer kazanmışlardır. Bu taşlar kullanım amacına göre değişik ebatlarda hazırlanmıştır. Uzun ve geniş bıçak, kılıç gibi aletlerin bilenmesinde kullanılan taşlar düz ve geniş bir blok şeklinde bir tezgâh üzerine sabitlenerek kullanıldığı için bu tip bileme taşlarına ( Bench Stone-Tezgâh Taşı) denmiştir. Evde ve arazide kullanılmak için yapılan daha küçük boyuttaki bileme taşlarına ise (Pocket Stones –Cep taşları) denmiştir.
                                                   DOĞAL BİLEME TAŞLARI   
Doğal bileme taşlarının en meşhur olanı;
 Belçika Sarı Coticule biley taşıdır.
Bu taş Belçika Ardennes bölgesindeki ocaklarda bulunur volkan külleri ve kilin tortullaşmaları ile oluşmuş 500 milyon yıllık kayalardır. Kayaların içinde Coticule taşı ince tabakalar şeklinde oluşmuştur. Coticule taşında yoğun olarak (5–20) mikron ebadında yuvarlak futbol topu görünümünde eşkenar dörtgen yüzeyleri olan kristal yapısına sahip Garnet kristalleri vardır. Bu kristaller çeliği sadece 2–3 mikron aşındırır bu ise taşın en önemli bileme özelliğini oluşturur. Kayaya sarı-gri rengi veren bu kristallerdir. Garnet minerali silikatlar gurubu minerallerdir. Sertliği elmas ve oksit sınıfı corundum’dan sonra gelen mineraldir. Sertlikleri 6,5–7,5 arasındadır.
Bu klasik sarı Coticule taşında en iyi kalitede ve yüksek oranda (%35–40) Garnet kristalleri bulunur. Çıkarılan taşlar 1.kalite ve 2. kalite olarak sınıflanır aralarındaki fark görsel farktır. Bileme kaliteleri aynıdır. İnce taşlar görünümleri eşkenar dörtgen şeklinde olması ve kırıntı gibi görülmesine rağmen daha kalitelidir. Taş Belçika’da bu adla (Brocken - kırıntı) olarak adlandırılır. Taşlar kullanım rahatlığı ve kırılmayı önlemek için bulunduğu kayaçla birlikte kesilir. Veya arkasına başka bir biley taşı yapıştırılarak satılır. Taşın yapısı gözenekli değildir, ıslak tutulmaz kuru olarak saklanır, bilemeden önce taşın üstüne çok az su damlatılarak kullanılır. Bileme esnasında taştaki kil açığa çıkar suyla karışarak oluşan çamurda Garnet kristalleri bulunur ve oluşan bu ince çamur tabakası bilemeyi kolaylaştırır.

       

Belçika mavi bileme taşı: 1996–1997 yılında maden yönetimi ve Lüttich Üniversitesi işbirliği ile sarı Coticule taşının jeolojik katmanları arasında yapılan araştırmada aynı kalitede olan ve mavi renkli bir taş daha keşfedildi. Taşta %30 Garnet bulundu mavi rengi ise bileşimindeki demir oksitten geliyordu. Bu taş, sarı taşa nazaran çok az düşük vasıfta olsa da dayanıklığı daha fazlaydı. Taşın tabakaları 15–20 cm kalınlığında olduğu için kullanım alanı sarı taşa nazaran daha geniş oldu.

       

Mavi taş % 20–30 Garnet kristali ihtiva eder 4000 grit.
Sarı Coticule %30-42 Garnet kristaline sahiptir ve 8000 grit tir.
Arkansas bileme taşı:
Amerika Arkansas eyaletindeki Ouchita dağlarından elde edildiği için bu adı alan taşlardır.

   

Bu taşa bileme özelliğini veren içinde bulundurduğu Novaculite kristalleridir.
Novaculit; cherts mineralinin yeniden şekillenmesi ile oluşan mikro kristalin quartz
Çeşididir. Bunlar quartz kristallerinin mikro kristal ve mikrofibrous yapıya dönüşmüş halidir. Novaculit adını Latince bileme taşı demek olan (novacula) dan alır.Arkansas taşlarının ihtiva ettikleri kristal oranı ve bunların ebatları(2-5 mikron) göre 600-1200 grit olur.Bu quartz kristalleri SiO2 Silicon Dioxide. Kristalleri olduğu için sertlikleri 6,5–7 arasındadır. Arkansas ta bulunan taşlarda kristallerin oranı farklıdır, bu fark değişik sertlikte ve kalitede yağ taşı çeşidi oluşturur.
Mineral yapısının özelliğine bağlı olarak bu taşlardaki farklı renkler görülür örneğin yumuşak Arkansas taşı pas rengindedir taş bu rengi ihtiva ettiği manganezden alır.
Ayrıca Arkansas taşları siyah, mavi-siyah, odun kömürü grisi, beyaz, çok renkli, kahverengi, gri, pembe ve kırmızı olabilir. Bu renk farlılıkları taşın grid ölçüsü değildir ama alışık bir göz bunların kalitesini ayırt edebilir.
 Arkansas taşlarında novaculit oranı%99.898 dir geri kalanı çok az miktarda alüminyum%0.02-Boron%0,0005 –kalsiyum%0.03-Magnezyum%0.05-ve Manganez%0,0007
Bileme, taşın yağlanarak yapılmasını ile yapıldığından bu taşlara (Oil Stone-yağ taşı) denir. Bütün doğal taşlar yapıları itibari ile her türlü karbon çeliklerinin bilenmesinde iyi netice verir. İleri teknoloji sayesinde günümüzde üretilen yüksek vasıflı sert çeliklerin bilenmesi bu taşlarla zordur onun günümüzde bu tip çelikleri bilemek için yapay taşlar üretilmiştir.
Soft (yumuşak)Arkansas taşı:
Çok maksatlı kullanılan bir yağ taşıdır her türlü bıçak el aletlerinin bilenmesinde kullanılabilir. Kullanıldıktan sonra su ve sabunla yıkanarak muhafaza edilir.

     
Medium (orta) Arkansas      Grit:   Medium
   
Hard (sert)Arkansas (Fine):         Grit:   Fine
Bu gün için kullanılan ve aranan en meşhur bileme taşıdır, sertliği sayesinde her türlü karbon çeliğini bilemek mümkündür.

   

Black Surgical Stone(siyah cerrahi taşı) (Extra Fine):
Neşter gibi ameliyat aletlerinin, usturaların bilenmesinde kullanıldığı için bu adı almıştır, içerdiği kristallerin çaplarının küçük olması bu işe uygundur.

   

                                                                  Grit:   Extra Fine

Translucent Arkansas Stone(şeffaf Arkansas taşı) (ultra Fine):  Grit:   ultra Fine
Görünümünden dolayı bu adı almıştır,  En iyi bileme taşlarındandır. 1200 grit

     


           

Japon bileme taşları:
Japonlar geleneksel olarak uzun yıllar boyunca bileme taşı olarak doğal taşları kullandılar be bileme işlemini taşı suyla ıslatarak yaptılar çünkü elde ettikleri doğal taşlar, tabakalar halinde taşlaşmış kil ve içlerinde kaliteli silikat tanecikleri ihtiva eder bu novaculitten biraz yumuşaktır. Yağla bileme taşın yıpranmasına yol açtığı için bilemede suyu tercih ettiler Japonya’daki bileme taşlarını barındıran çökelti kayaların bulunduğu Narutaki madeni Kyoto’nun tam kuzey bölgesindedir.
Japon bileme taşlarının tarihsel kalite derecelendirilmesi üç sınıftır.
1-ara-to- pürüzlü taşlar
2-naka-to-orta sertlikte taşlar
3-shiage-to- sert taşlar
Bilemede kullanılan taşlar ise:
 Arato, Binsui, Kaisei, Chu-Nagura, Koma-Nagura, and Uchigumori. Jizuya, Nugui
1-ara-to ( pürüzlü taş ) 500–1000 grit                                                                                                         
                   
2-naka-to ( orta sertlikte taş ) 3000–5000 grit                   Binsui-do-doğal

                             

3-shiage-to ( sert taş ) 7000–10.000 grit                             Uchigumori-hato,-doğal
                             
                                                                                             Koma-nagura -yapay                                                   
                                                                       

8000 – 10,000 Grid- Honyama Natural Finishing Stone                                             Arato-doğal


Nagura Stone: bu taş çok küçük kristallere sahiptir 4000, 6000, 8000 and 10,000 grit parlatma taşı olarak kullanılır.
                   
          Yapay Nagura taşı                              doğal nagura taşı                       
Bu sınıflamaya girmeyen birde hazuya taşı vardır bu taş doğrudan bilemede kullanılmaz,parlatmada kullanılır  doğada küçük çakıllar halinde bulunur.
               
                                                          Hazuya taşı                                               nugui
 Bu taş dövülerek ince kum haline getirilir ve kille karıştırılarak elde edilen çamurla son keskinlik ve cilalama yapılır. Veya ince bir kâğıt üzerine yapıştırılarak kullanılır. Bu özellikte olan ve yağla karıştırılarak kullanılan taşa ise nugui denir.
Türk yağ taşı (Turkey oilstone): 1200 grit
Türkiye’nin güney batısındaki Girit adasında bulunur.  Görünümü siyahtır. Türk yağ taşında Novaculit oranı %70–75 yanında %20–25 kalsit ihtiva eder Girit taşlarının tümü aynı kalitededir. Bu özellik Türk yağ taşına en büyük değeri kazandırır.
   
Anadolu bileme taşı ( kösüre taşı ) :
Anadolu’nun birçok yöresinde bulunan ve silikat kristalleri ihtiva eden kum kayalarıdır. Bulunduğu yerlere kösürelik denilir.
Taşın silikat oranı ve kristallerin ebadı bulunduğu yerlere göre çeşitlilik gösterir. Bileme işlemi suyla yapılır.
       

Artificial whetstones (yapay bileme taşları):
Teknolojinin gelişmesi ve paslanmaz çeliklerin ortaya çıkması ile her türlü bıçak testere keser ve kesici aletlerin daha sert çeliklerden üretilmeleri sonucu doğal bileme taşları bu çelikleri keskinleştirmekte yetersiz kaldı. Bu tip çeliklerin keskinleştirilmesi için değişik formüllerde ve çeşitte ve her geçen gün kaliteleri artan yapay bileme taşları üretildi.1900 yıllarda Japonlar sertliği 9,2 olan Alüminyum Oksit ihtiva eden emery ve corundum minerallerini reçine ile birleştirerek bileme taşı ürettiler Birde bu mineral kristallerini camla birleştirerek sır halinde doğal taşların üzerine kapladılar buna da Hind taşı adı verildi.
Seramik Stone( porselen taşı ).
Daha sonraları yine alüminyum oksit kristalleri ve sertliği 9,5 olan Silicon carbide porselenle karıştırıp porselen bileme taşını ürettiler.
 Bu malzeme bileşiminde carbide bulunan Spyderco bıçakları gibi çelikler için kullanıldı. ve diğer seramik taşlarının bu gün birçok sertlikte ve grit te çeşidi vardır.

 Ceramic Whetstone (Super fine grit, 5000)
       

                                                     (Medium grit, 1000)

 Whetstone (Rough 240 & Medium 1000)
                 
                                                               (Rough grit, 120)
                                                                                                  medium 1000 grit.


Norton 220 Grit Water Stone                         Norton 220/1000 Combination Water Stone –

                 
Norton 1000/4000 Combination Water Stone   Norton 4000/8000 Combination Water Stone –

                     
Diamond Stones (Elmas bileme taşları):
Dünyanın en sert minerali ve kristali olan ve sertliği 10 olan elmas kristalleri çeşitli birleştiricilere katılarak günümüz teknolojisi ile üretilen en sert çeliklerin bilenme imkânı doğdu.
Ultra Sharp II Continuous                  Ultra-Sharp XL Combination
Diamond Sharpening                          Diamond Sharpening                         
Stones   Grit:   Medium or X fine                                        Grit:   Medium/Fine

                       
Diamond Combination –                           Ultra-Sharp LT Combination Stone –   
Grit:   Coarse/Medium                                                   Grit:   Medium/Fine
                       
Diamond Pocket Sharpener

Emre Kipmen

  • Moderatör
  • Üye
  • *****
  • İleti: 456
    • Bıçak Albümüm:
Ynt: bileme ( bileyleme ) hakkinda...
« Yanıtla #14 : 23 Eylül 2010, 17:38:28 »
Kemal Bey,
Sağolunuz...   -^b

Bu arada Kemal Bey bir iki konu açmıştı Damascus üzerine, o konular üzerine bir iki yorum yapacaktım ama konular yok oluverdi  ???  Neden konular silindi ? Garip bir durum... ::)

 

Her Hakkı Saklıdır © 2007-2024 cebehane.com
SMF 2.0.15 | SMF © 2017, Simple Machines
RSS WAP2